Mobil Uygulama Geliştirme: Başarıya Giden Dokuz Adım

Son on yılda, mobil uygulamalar kurumsal web siteleri kadar önemli iş araçları haline geldi. Zaman zaman, uygulamalar bunları geliştirmeye yönelik yatırımın getirisini sağlayamadığında, şirketler başarısız bir strateji nedeniyle hayal kırıklığına uğrarlar.

Şirketin Mobil Reklamcılık Tahminleri 2017 raporunda Zenith, Hollanda, Tayvan, Hong Kong, Norveç ve İrlanda'daki neredeyse herkesin bir akıllı telefona sahip olduğunu iddia ediyor. 2019'un başında, dünyanın en büyük ülkelerinde yaşayan insanların %66'sının akıllı telefonu vardı. Tabletler ise o kadar popüler değil ve bu ülkelerde yaşayan nüfusun sadece %20'sinin tableti bulunuyor.

Akıllı telefon sahiplerinin yüzde ellisi akıllı telefonlarını günde beş saatten fazla kullanıyor ve insanlar bu sürenin çoğunu uygulamaları kullanarak harcıyor.

2012'den bu yana, mobil trafik neredeyse beş kat arttı ve daha da artması bekleniyor. 2018'de akıllı telefonlar, küresel internet trafiğinin %52.2'sini temsil ediyordu.   

Mobil uygulamalar, işletmelerin yeni müşteriler çekmesine ve mevcut müşterileri elinde tutmasına yardımcı olur. Uygulamalar, dünyanın her yerinden, haftanın yedi günü ve anlık olarak, içeriğe erişmek için kullanılabilirler. Ayrıca, bakım uygulamaları şirketlerin yılda işçilik maliyetlerinden milyonlarca dolar tasarruf etmesini sağlar.

2019'da çevrimiçi video görüntülemelerinin %72'si akıllı telefonlar ve tabletler aracılığıyla gerçekleştirildi. İzleyicilerin çok büyük bir kısmı, internet erişimi olan her yerde video izlemek istiyor ve işte tam da bu yüzden TV operatörleri onlara bu fırsatı tanımalı.

Bir strateji ile başlayın

Çoğu mobil uygulama neden başarısız oluyor? Google Play'de 2.4 milyon ve App Store'da 1.7 milyon uygulama mevut, ancak tüm uygulamaların yalnızca %16'sı getiri sağlıyor. Nedeni basit: Uygulama geliştiricileri, stratejinin önemini göz ardı ediyor ve pazarlamayı ihmal ediyor. Sonuç olarak, geliştirdikleri bu uygulamalar hiç indirilmiyor veya kurulmasının ardından üç gün içinde siliniyor.

1. Konseptinizi kontrol edin

Başarılı bir uygulama müşteriler, şirketler veya çalışanlar için sorunları çözer. Oyunlar farklı bir işleve sahiptir: kullanıcıları eğlendirir. Ürününüz bu iki şeyden birini yapıyor mu?

Google Play ve App Store'da rekabetinizi inceleyin. Rakiplerin uygulamaları hangi sorunları çözüyor? Onların uygulamaları ne kadar popüler? En iyi yorumlara ve yüksek indirme rakamlarına sahip uygulamalara dikkat edin. Diğer çözümlerle karşılaştırıldığında fikrinizle ilgili nelerin farklı olduğunu ortaya çıkarın. Bunu analiz edin ve bir karşılaştırma tablosu yapın.

Gereksiz özelliklerle öne çıkmaya çalışmayın ve uygulamanızı bir İsviçre Çakısı haline getirme cazibesine kapılmayın. Uygulamanız, önemli bir göreve sahip olmalı.

Tavsiye için yazılım geliştiricilere, sektör eksperlerine ve pazarlama uzmanlarına danışın. Uygulamanızın özünü anlamalarına yardımcı olmak için onlara sunumlarınızı, tasarım planlarınızı, içeriğinizi ve videolarınızı gösterin. Fikrinizi geliştirmenize yardım edecekler veya fikrinizden vazgeçmeniz gerekiyorsa bunu size bildirecekler.

Kullanıcıların ne düşündüğünü öğrenin. Sosyal medya, anketler veya hedeflenmiş trafiği olan bir açılış sayfası aracılığıyla bir konsept ve uygulama planı ortaya koyun. Uygulama konseptinizin, başarılı olma şansının olup olmadığını görmek için geri bildirim toplayın.

Fikir çok fazla potansiyele sahipse, devam edin ve onu geliştirin.

2. Dağıtım yöntemini seçin

Çoğu zaman, mobil uygulamalar Google Play ve App Store aracılığıyla dağıtılır. Avrupa ve Amerika Birleşik Devletleri'nde popüler olan bu iki mağazada zaten 4,1 milyondan fazla uygulama mevcut. Dünyanın diğer bölgelerinde, mobil uygulamalar uygulama pazarının daha küçük bir parçasına sahipler. Örneğin Google Play, Çin uygulama pazarının yalnızca %3.6'sını temsil ediyor.

Dünyada sadece 300 adet büyük uygulama mağazası var. Bunların çoğu evrensel, ancak bazıları oyunlarda, iş uygulamalarında veya diğer nişlerde uzmanlaşmıştır.

Mağazaya sadece bir tane uygulama koymak yeterli değil. Uygulamanızın popüler olması için biraz çaba harcamanız gerekiyor. Örneğin, Google Play ve App Store'daki değerlendirmeler uygulama sayfanızın tasarımından, indirme sayısından ve olumlu yorum sayısından etkilenir. Daha geniş bir kitleyi çekmek için simgeyi dikkat çekici hale getirin, ilgi çekici bir açıklama ekleyin ve uygulama sayfasını iyileştirmek için güzel ekran görüntüleri ekleyin. Pazardaki uygulama açıklamasının kullanıcı sorgularıyla eşleşmesi önemlidir.

Pazarlarda mobil uygulamaları sunmak için adeta bir sanat mevcut böylelikle anahtar kelime aramalarıyla kolayca bulunabilirler. Bu, ASO — App Store Optimizasyonu olarak bilinir.

Kendinizi mağazalarla sınırlamanız gerekmez. Bakım uygulamaları genellikle e-posta veya kurumsal web siteleri aracılığıyla dağıtılır. Büyük şirketler, uygulamalarının bir cihaza önceden yüklenmiş olması için cihaz üreticileriyle görüşebilirler.

3. Bir para kazanma modeli seçin

Uygulama pazarı verilerinin küresel bir sağlayıcısı olan App Annie'ye göre, mobil uygulamalar 2021 yılı itibariyle 139 milyar $ kazanç elde edecek. Uygulamaların %90'ından fazlası ücretsiz olarak dağıtılıyor.

Uygulama geliştiricileri paralarını reklam, ücretli abonelikler, premium işlevsellik satışı ve sanal ve somut malların satışı yoluyla kazanıyorlar. Ücretli abonelikler, içerik satış hizmetleriyle ilgilidir ve yalnızca popüler uygulamaların önemli reklam gelirleri vardır. Para kazanmanın bir başka yolu, hedef kitlenizi diğer uygulamaların veya diğer şirketlerin müşterileri olmaya teşvik etmektir. 

İlk üç ayda yeni kullanıcıların yüzde yetmiş ila yüzde doksan beşi kaybediliyor. Hedef kitlenizi korumak için uygulamanızdan UX'in zararına para kazanmayın.

4. Bir platform seçin

Dünyadaki akıllı telefonların yaklaşık %76'sı Android ile çalışıyor ve neredeyse %19'u iOS kullanıyor. Ancak, iOS tabanlı uygulamalar daha fazla kâr sağlar.

2021'de kullanıcılar Google Play'de 32 milyar $ ve App Store'da 60 milyar $ harcayacak.

Hedef kitlenizin hangi platformu kullandığını bulun ve ona odaklanın. Her iki platformda aynı anda bir uygulama piyasaya sürmeniz gerekmez. Instagram, Android ve iOS platformları için bir buçuk yıl arayla ortaya çıktı.

5. Yerel uygulama veya karma uygulama?

Yerel uygulamalar belirli bir platform için geliştirilmiştir. Objective-C ve Swift iOS için kullanılırken, Java daha genel olarak Android için kullanılır. Yerel uygulamalar, tasarlandıkları işletim sisteminin tüm özelliklerini kullanır; yüksek çalışma hızlarına sahiptirler ve en iyi kullanıcı deneyimini (UX) sağlarlar. Dezavantajı, Google Play uygulamalarının ve App Store uygulamalarının ayrı ayrı geliştirilmesi gerektiğidir.

Karma uygulamalar, yerel bir kabuk içine alınmış web sayfalarıdır. JavaScript ve CSS üzerine kuruldukları için herhangi bir platforma kolayca uyarlanabilirler. Karma uygulamaların dezavantajları, yavaş arayüzlere ve daha az gelişmiş UX'e sahip olmalarıdır. Bu uygulamalar yalnızca kullanıcıların İnternet erişimi olduğunda çalışabilir.

Herbir yaklaşımın kendine göre avantajları vardır. Yerel uygulamalar daha pahalıdır, ancak çıktı yüksek hızlı, daha kullanıcı dostu bir üründür. Karma uygulamalar acil projeler ve MVP'ler için mükemmeldir.

6. Bir geliştirici seçin

Uygulamanızı geliştirirken, geniş deneyime ve saygın portföylere sahip geliştiricileri seçin. Fikrinizi uygulayıp uygulayamayacaklarını öğrenin. Geliştirme süreci hakkında anahtar sorular sorun. Ekipteki hangi kişileri işletme verilerinize erişmesi gerekecek? Peki neden? Geliştiricilerin uygulamanın güvenliğini nasıl sağlayacağını öğrenin. 

Herhangi bir uygulamanın tasarımı iki bölümden oluşur: görünüm ve sezgi - UI ve kullanıcı dostu veya UX. Tasarımdan kim sorumlu olacak? Siz mi stüdyo mu? Daha önce UI/UX'in anlamını, Broadvision dergisinin 2017'deki üçüncü sayısında yayınlanan Kullanıcı Gibi Düşün adlı makalede tartışmıştık.

7. Bütçenizi tahmini olarak tayin edin

Uygulamanın geliştirme bütçesi seçilen platforma, tasarıma, uygulama türüne (yerel veya karma) ve konusuna bağlıdır. Maliyetleri doğru bir şekilde değerlendirmek için bir iş analisti, bir ürün yöneticisi, bir tasarımcı ve tabii ki de geliştiricileri dahil etmeniz gerekir. 

Bütçe tahmininizde, tek tek bileşenlerin ve bir bütün olarak uygulamanın geliştirilmesi için son teslim tarihlerini belirtmelisiniz. Fiyat sizin için çok yüksek görünüyorsa, kaliteden ödün vermeyin. Uygulamanın işlevselliğini biraz basitleştirin veya geliştirme zaman çizelgesini artırın.

8. Minimum uygulanabilir bir ürün oluşturun

Bir MVP (minimum uygulanabilir ürün), kullanıcı sorunlarını çözebilen basit ancak tam özellikli bir uygulamadır. MVP'leri detaylarıyla, Broadvision dergisinin 2018'deki ilk sayısında yayınlanan Uygula ve Fethet adlı makalede tartışmıştık.

Bir MVP'nin esas amacının bir fikrin potansiyelini göstermek olduğunu unutmayın. Bu, müşterilerinizin onu kullanmaya hazır olup olmadığını ve bunun için ödeme yapmaya istekli olup olmadıklarını belirlemenize yardımcı olur. Bir MVP geliştirmek, hangi işlevlerin eksik olduğunu ve daha fazla geliştirme açısından hangi yönde ilerleyeceğinizi açıklığa kavuşturmanıza yardımcı olacaktır.

9. Nihai bir uygulama oluşturun

Ürün üzerinde çalışın. Geliştirmeye katılın ve uygulamanın geçici sürümlerini değerlendirin. Kullanıcı arayüzünün, navigasyonun, güvenlik bileşenlerinin ve diğer uygulama modüllerinin yapım sırasını onaylayın.

Uygulamanızı test ettiğinizden emin olun. Uygulamanın işlevleri tasarlandıkları şekilde çalışıyorsa ve UI/UX ile ilgili önemli hatalar veya endişeler yoksa, dağıtım için hazır olabilir. İkinci adımda seçtiğiniz yöntemi kullanın.

Sadece uygulama geliştirmenin yeterli olmadığını unutmayın. Başarılı olmak için pazarlama planı oluşturmanız ve onu uygulamanız gerekir. Daha sonra ürün, onu geliştirme maksadınıza ulaşacaktır.

Beyaz etiketli bir uygulama

Yüksek geliştirme maliyeti nedeniyle, küçük işletme sahipleri kendi uygulamalarını oluşturmanın anıtsal bir girişim olduğunu düşünebilirler. Ancak bu fikirden vazgeçmek için bir neden yok. İhtiyaçlarınıza uyarlanabilecek hazır bir uygulama seçin. Taksi rezervasyon hizmetleri, restoranlar, oteller ve diğer şirketler markalı uygulamalar kullanır.

Bu yaklaşım, web geliştirmede uzun süredir kullanılmaktadır: web geliştiricileri, belirli projelerin ihtiyaçlarına uyarlanmış şablonlara dayalı birden fazla web sitesi oluşturur. 

Bir uygulamayı bir hafta içinde markanıza uyarlayabilirsiniz. 

Büyük TV hizmeti işletmeleri mobil trendin gerisinde kalmıyor ve birçoğu kendi uygulamalarını oluşturdu. Ancak yerel operatörler, izleyicilerinin internet erişimi olan herhangi bir yerden içeriklerine tam anlamıyla erişebilmelerini de sağlayabilir. Belirttiğimiz nedenlerden dolayı, markalı uygulamalar küçük operatörler için mükemmeldir. Bakım ve güncellemelerin maliyetine rağmen, markalı bir uygulamayı kullanmak kendi uygulamalarınızı geliştirmekten çok daha ucuzdur.

Ministra TV platformu ile birlikte Infomir, operatörlere, TV STB'lerinde, akıllı TV'lerde, akıllı telefonlarda ve tabletlerde içerik görüntülemek için bir istemci uygulaması olan Ministra Player'ı sunar. iOS ve Android platformları için markalı versiyonları piyasaya sürüyoruz.

Aknet'ten Mega iTV, Teleport'tan Teleport TV ve Orange Palestine'den Orange TV, Ministra Player'ın markalı versiyonlarıdır.

Bu önemli adımları izleyerek, uygulamanızı başarıyla tasarlayıp hayata geçirebileceğinizden, pazarlama stratejinizi planlayacağınızdan ve uygulamanızın gelişimini kontrol edebileceğinizden eminiz. Hepsinden iyisi, uygulamanız Google Play veya App Store'un derinliklerinde kaybolmayacak; hedef kitleniz onu bulacak ve işinizi geliştirmenize yardımcı olacak. Tek yapmanız gereken onu oluşturmak.

Recommended

Kablolu yayın operatörleri Linux STB'leri kullanarak IPTV'ye nasıl geçebilir?

TV izleyicilerinin çoğunluğu çevrimiçi yayın hizmetlerine yönelirken, kablolu TV operatörlerinin rekabetçi kalabilmek için uyum sağlamaları gerekir. IPTV (İnternet Protokol Televizyonu), operatörlerin televizyon içeriğini İnternet üzerinden sunmalarını sağlayan etkili bir çözümdür. Linux tabanlı STB'ler, geçiş yapmayı düşünenler için uygun maliyetli ve çok yönlü bir seçenek olabilir. Bu yazıda, kablolu yayın operatörlerinin Linux tabanlı kutuları kullanarak IPTV'ye sorunsuz bir geçiş yapmak için atabilecekleri adımları inceleyeceğiz.

RDK ile geleceğe hazır IPTV: operatörler için uygun platform

Telekomünikasyon teknolojileri her yıl yeni bir seviyeye ulaşıyor ve operatörlere etkili çözümler ve TV gelişmeleri sunuyor. Bu yazıda bu gelişmelerden biri olan RDK teknolojisine odaklanacağız. Yüzlerce operatörün neden bu çözümü seçtiğini ve onlar için neden bu kadar değerli olduğunu açıklayacağız.

Ministra Pro: Temmuz güncellemeleri

Tatil zamanı tüm hızıyla devam ediyor ve biz de tatile hazırlanıyoruz, bu nedenle Temmuz özeti kısa olacak. Havuz başında dinlenmenin tadını çıkarırken bunlara göz atabilmeniz için bu yılın tüm önemli güncellemelerini bir araya getirdik.